Arda’nın Diş Buğdayı

Babanemizin ayağı alçıda olduğu için erteledik de erteledik diş buğdayımızı. Tam 6 ay 2 günlükken 12 Nisan 2014’te yaptık. Hiç bir akrabam gelmedi. Bir süre sonra akrabalar sanki facebook akrabalarına dönüşüyor. Oradan yazışıp yorumlar yazmaktan tatmin birbirini arayıp sormaz oluyorsun. Ben vefalıyımdır ama vefa gösterdiğimce gördüğümü düşünmüyorum.Yani herkesi çok önceden davet etmeme rağmen sonuç bu olduğuna göre.. Her neyse komşular,eşimin ve benim tarafımdan 1.derece akrabalar ile yormayan bir kalabalık vardı evde. Mevlüt okuttum çünkü 40 mevlüdümüzü eşimin memleketinde yapmıştık.

Her şeyi kendim hazırladım. Belki daha iyi hazırlanabilirdim ama elimden bu kadarı geldi…
İşte partimizden görüntüler;

Soframız

Sofra detayı

Ellerimle yaptığım ve süslediğim ikramlıklarımız

Yine kendi yaptığım hediyelikler

Bu arada dişlerin durumuna dönersek Arda’nın üstten 3 dişi aynı anda patladı. O kadar dişe gece uykularımız biraz sıkıntılıydı ve gündüz extra ilgi talep etti ama yavrucuğum maşallah bu süreci sorunsuz atlattı.Yaşasın diş kolyemiz.

Ah bir de Amerika Vizesi için vesikalık fotoğraf çektirdik. Öyle tatlı çıktı ki..

Son numaramız da gülümseyerek şirinlik yapmak için kafasını hızlı hızlı sağa sola sallamaya başladı. İnanılmaz tatlı oluyor.Hatta buraya yüklemeyi becerebilirmiyim bilmiyorum ama çok komik bir videosu da var :)

Meslek seçiminde Arda önce makas (terzi) sonra dolar seçti. Yani güzel sanatlara mı yoksa borsaya finansa mı yatkın bir meslek seçeceği tartışma konusu olarak kaldı. Ben ise hala oyuncu olsun benim oğlum zevk alsın yaptığı işten diyorum. Gerçekten de oğlum diye demiyorum, hem çok sempatik hem çok yakışıklı hem de acayip taklit yeteneği olan bir çocuk :D O isterse neden olmasın? Ya da şöyle demeliyim sanırım, o ne olmak isterse onu olsun,yeter ki mutlu olsun…