Hamilelik Hakkında Bilmediklerim
1)Hamilelik Süresi
Ben hep sanırdım ki gebelik testinde pozitif çıktığı gün
itibari ile sayıyorsun 9 ayı. Mantığını tam anlamasam da (SAT) Son Adet
Tarihinin ilk günü baz alınıyormuş. Bir de gebelik 9 ay 10 gün diye biliyoruz
ya 40 haftaymış. Hamilelik de ay dilinden hafta diline geçiliyor. O haftalar da
4. ve 5. Hafta diye düz hesap gitmiyor hafta +gün şeklinde sayılıyor.
SAT tarihi girerek gebelik haftanızı,muhtemel doğum gününü
hesaplamak ve bebeğinizin gelişimine dair detaylı bilgiler için tık tık..
2)Hamilelikte Ruhsal Durum
Hamilelikte grip olmak,işsiz olmak/yoğun bir işte
çalışıyor olmak,kilo almak ya da almamak,kusmak ya da kusmamak hepsi dert
oluyorsa aslında dert olan şey anne adayının korkularıymış. İçten içe benden
nasıl anne olur,bebek yaşar mı, eşimle aram eskisi gibi olur mu,benim hayatım
doğumdan önce ve sonra mı olacak,arkadaşlarımın çoğu ne evli ne de çocuklu
acaba çok mu acele ettim gibi saçma sapan bir sürü kendini sorgulama,bunalıp
yemek yeme,eve gelen yorgun argın baba adayına olup olmadık yerde çıkışma hali…
Biraz yorgunluk,gripten bir türlü kurtulamama da cabası.. Sonradan okuyup
öğrendim ki çoğu anne adayında bu olurmuş. Adı: Hamilelik depresyonu. Benim ki eşimle oturup konuşabilen bir çift
olduğumuzdan 1 hafta sürdü çok şükür ve 1-2 kg ile sonlandı. Gerçi kova ile
portakal suyu içtiğimden de almış olabilirim o kiloyu emin değilim :D
3)Hamilelik Kadının En Savunmasız Haliymiş
Düşünseniz normalde 5 olan hormon 50, 500, 1000 diye her
geçen gün 2’ye katlanarak alıp başını gidiyor. Vücutta her şey alt üst oluyor.
O kadar da cahiliz ki (senelerce hamile kalmayı planlayıp araştırma yapanları
ayrı tutarak söylüyorum) okuduğumuz ya da duyduğumuz her şeye inanıyoruz!
Mümkün olduğunca duyma,dinleme,maruz kalma doktorun ne derse onu yap desem de..
Okuduğum birkaç kötü doğum hikayesi rüyalarıma girdi. Eşin dostun kulağına küpe
olsun diye söyledikleri ise cabası. Ne yazık ki Türkiye’de herkesin egosu pek
bi büyük kimse demiyor ki “madem bu bebeği bu kız doğuracak, o taşıyor, o ne
isterse nasıl isterse öyle yapsın,biz karışmayalım…”
Bu ilk hamileliğim, her şeyde acemiyim; zaten
kısıtlanıyorsun, korkuyorsun, bazen merak edip sorduklarına bile garip garip
cevaplar alıyorsun. Alınganlığı ve hassaslığı ayrıca belirtmeme ise lüzum yok
sanırım.
Bir de sadece duygusal olarak değil fiziksel olarak da zayıflıyor bünye dolayısıyla nasıl yeni doğan bebeği aksırıp tıksıran birinin kucağına veremezsek biz hamileler kendimizi de böyle korumak zorundayız.
4)Her Hamilelik Kendine Hasmış!
Yani dıdımın dıdısı ya da kankam ne yaşadıysa onu
yaşayacağım diye bir şey yokmuş. Mesela bende sabah bulantısı yok, halsizlik
yok, kusma, baş dönmesi vs gibi klasik hamilelik belirtileri yok. Ama inanılmaz
bir ağrı var. Belki ağır grip atlattım diye belki bebek yerleşmeye çalışıyor
diye bilemiyorum ama yumurtalıklarım karnım hatta belim sancıyor sanki.
Regl olacak gibi ağrılarım olduğundan da kanamam olur diye
korkmaya başladım…
Yorumlar
Yorum Gönder