Kelebeğin Rüyası

Kelebeğin Rüyası

Sosyal medyada övüldü de övüldü!
Facebook sayfamda yazılıp çizilenlerden gaza geldim.
Tutturdum eşime gidelim de gidelim diye..
Zaten Mert Fırat'ı Başka Dilde Aşk'ta çok beğenmiş o vakitten beri oyunculuğuna dikkat eder olmuştum.Yine harikaydı.

Kıvanç Tatlıtuğ ise Aşk-ı Memnu'da bön bön bakan yakışıklı bir adamdı benim için.
Bu filmde bu ikilinin performansını ve uyumunu çok beğendim.
Hatta bu filmden sonra artık kimse Kıvanç'a manken diyemez bence bu film ile oyunculuğa resmi geçiş yaptı kendisi.Duruşu,tırnak yiyişi,rol için deli gibi kilo vermesi,aferin.
Belçim Bilgin'in oyunculuğu yok,kocasının Yılmaz Erdoğan olması onu başrol yapmış.Onu çıkart filmden başka birini koy o da o kadar oynardı.
Farah Zeynep Abdullah ise ok'di. Öyle Bir Geçer Zaman Ki'deki oyunculuğu seviyesindeydi.

Gel gelelim filmi beğenmedim.Bir festival filmi kadar iyiydi.Süper değildi.
Taşlanacağım sanırım bunu dediğim için :D

Yılmaz Erdoğan tiyatrocu,şair,yazar.Bu filmi için de "kendini en iyi anlattığı film" diyenler olmuştu.
Bence Vizontele çok daha iyiydi..

Film konu olarak zaten kasvetli..Mekan kasvetli..İki şair başrol.Tüm dialoglar aşırı şiirsel.
Bu arada tiyatroyu da şiiri de severim.Hatta iki şiir kitabı yazdım! Sakın yanlış anlaşılmasın :)
Ancak 3 saat süren film içimi sıktı.Ağlamam gereken sahnede ağlamadım,gülmem gereken sahnede tebessüm edemedim.
Aynı şey 2 saatte de anlatılabilirdi, senaryoya belli sahnelerde mizah katılsaydı ve seyirciye biraz duygu dalgalanması yaşatılsaydı daha iyi olurdu.

Özetle, benim için iyi film demek defalarca izleyebileceğim film demektir.
Bence aynı filmi Çağan Irmak çekseydi elimizden mendili düşürmezdik.
Belki o zaman benim top 10 listeme girerdi.
Zira "Babam ve Oğlum" filmi ne zaman gösterilse izler,güler ve ağlarım...