Piruze

Kitaba başlarken ağlamıştım yani iki damlacık..
Ama sabahlayarak bitirdim ve son bir kaç sayfasında hıçkıra hıçkıra ağladım resmen...
Kitabı bitirdiğim gibi bilgisayarın başına geçtim bu yazıyı yazmak için.

Son günlerde medyada sürekli kadın cinayetleri okuyoruz,izliyoruz. Oğlunun gözü önünde otobüs durağında bıçaklanan kadının durumu şu kitaptaki baş karakterden farklı mıdır? Şeriat kanunlarıyla yönetilmiyoruz çok şükür hukuk devletindeyiz ama en ufak bir dava bile o kadar uzuyor ki...Bu arada evladından ayrılan, duygusal ya da fiziksel şiddet gören tonla kadınımız yok mu?
Kadınlar gününü = Kadına şiddete hayır diye geçirdik resmen! Neyse bu konuda çok doluyum kitaba dönüyorum.

Bu kitap mükemmel değil. Minik hataları var.

Misal, Piruze tasvire göre altın saçlı yeşil gözlü bir kız. Kapaktaki kız kim? :D

Ama Sinan Akyüz'ün kalemi akıcı,anlattıkları içten geliyor bana.
Ayrıca okuduğum her iki kitabında da bilmediğim bir topluma dair bilgiler de edinmiş oluyorum.
O yüzden şiddetle tavsiye ederim.Hele anneler bu kitabı okurken hıçkırıklara boğulacaklardır!

Kitabı kısaca özetlersem Konya'da eski bir arkadaşıyla 25 yıl sonra karşılan Piruze çocukluk,gençlik ve Şam'daki evlilik hayatını 2 gün boyunca durmadan anlatıyor.Düşünüyorum da 25 yıl ayrı kaldığın insana bu kadar uzun anlatamazsın derdini!

Keşke sevgili günlük tarzında yazsaydı. Çünkü bir diyalog için çok uzun ve 20 sayfa boyunca hikayeye o kadar dalıyorsun ki tekrar Kimberley'e dönünce kopuyor bir yerde.Hatta sonlarda yazar da kaptırmış olacak ki kısacık bir Kim adı geçiyor laf arasında dikkat etmeyen n'oldu bu Kim'e der?

Kim ile Piruze Allah tüm erkeklerin belasını versin diyor habire. Her erkek aldatır kimi hissettirmez kimi kadın katlanır kimisi çekemez diyor. Kim'in böyle söylemlerde bulunacak hikayesi bile yok!
Bu arada Piruze'nin babası eğitimli bir diplomat olmasına rağmen tavrı kefenin girer bu eve tarzına yakın ve anlamsız!
Annesi yer yer çok baskın yer yer aşırı pasif kalıyor.
Kayınvalidesi aşırı kötüyken bir anda melek oluyor sonra notr oluyor filan.Daha yorum yapardım ama okumuş kadar olduk okuyamayız artık demenizi istemem :D

Yani dikkatli bir okuyucu iş eleştiriye gelince biraz kopukluklar bulabiliyor.Ama öz olan hikaye güzel.Gerçeklere dayalıdır notu insanın içini cız ettiriyor.

Umarım Rabbim beni yanıltmaz,ben aldatmayan kadın ve erkeklerin bu dünya üzerinde var olduğuna,gerçek aşka,ruh eşini bulmaya,sevgi,saygı ve iletişim olduğu sürece buruş buruşken bile el ele olunabileceğine inanan biriyim.

Kitabı hıçkırıklar eşliğinde kapatırken dönüp eşime baktım,mışıl mışıl uyuyordu.
Allah'ım mutluluğumuzu,böyle hissedenlerin huzurunu hiç bir şey bozmasın diye iç geçirdim.
Tabii bir de hiç bir anayı evlatlarına hasret bırakmasın,evladından ayırmasın diye de dua ettim.
Zavallı babaanneceğim de Piruze'ninkine çok benzer bir hikayeye sahipti çünkü...
Sevgilim sesten uyanmasın diye salona geçip bu satırları yazdım.

Gün ağardı ben ancak yatıyorum.
Bu arada kitap okumaktan uykusuz kaldım.
Keçeyle uğraşmaktan elimde kemik fırladı ve yazı yazdığımdan dinlendiremiyorum :D
Ne yapsam sonuna kadar gidiyorum yani,bir ayarım yok benim :D

Şimdi datti zamanı 1 saat sonra eşimi işe yolcu edip mümkünse uzun uzun uyuyacağım :)