Blog Fırtınası 14.Gün



Fırtınalı ve karanlık bir geceydi... Dans kursundan tam soğumadan çıkmış bir an önce eve gitmek için otobüse koşarak yetişmiştim.O kadar soğuktu ki hasta olmayayım diye dualar ediyordum.
Evdeki manzarayı hayal edebiliyordum. Camın önünde kalorifer üstüne boylu boyunca uzanmıştı kedimiz.
Annem de çay demlemiş bir televizyona bir de camdan dışarı bakıyordu.
...
Tam apartmana girmek üzereyken cılız bir miyavlama duydum.
Küçücük bir tekir yavrusu,annesini kaybetmiş,ıslanmış,üşümüş ağlıyor.
Kaçmadı da sadece sindi,onu alıp eve çıkardım.

Annem kapıyı açtığında kediyi uzattım burnuna doğru.
Ahhh be kızım gecikmenden anlamalıydım bi halt karıştırdığını,evde zaten bir kedi var ikinciyi alamayız.

Biliyorum anne,sadece havalar düzelene kadar.Azıcık büyüsün bırakırız.

Nitekim o gece bizimki yolmasın diye yıkadım kuruladım besledim koynumda yatırdım miniği... Nasıl mırıl mırıldı anlatamam.
Ertesi gün hava açtı... Annem de tüm arkadaşlarına haber salmıştı böyle bir kediciğimiz var diye. Çok şükür tekrar sokaklara dönmedi minik,sahiplenildi... Adı da Minik kalmış :D 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Atopik Dermatit (Alerjik Egzama)

Sevgiliye Meyve Yedirmek

Piruze