Blog Fırtınası 3.Gün

Aslında gitmek istediğim çok yer var..Vardı.. Mesela NYC'e gitmeyi oldukça uzun zamandır oldukça fazla istemiştim.Ancak anne olduktan sonra insanın öncelikleri de değişiyor.Kendinden önce düşündüğün biri oluyor artık hayatında. Hayallerin,yapmak istediklerin hep çocuğunu da dahil etmek istediğin biçimde şekilleniyor. O yüzden NYC hayalimi bir kenera bırakarak daha önce babamın beni götürdüğü bir yere kendi oğlumla gitmek hayalini kuruyorum.

San Diego Sea World !
Bir çocuk için büyüleyici bir deneyim çünkü...
Deniz yıldızlarını eline alıp bakabilmek,Yunusları elinle beslemek,katil balinaları okşamak...

Ben kendimi çok özel hissetmiştim böyle bir deneyim yaşadığım için...Lise de Almanca bitirme sınavımda bile serbest konu seçiminde bu deneyimimi seçmiştim.İzlediğim her filmde ben bu hayvanlara dokunabilmiştim diye sevinmiştim içten içe..

İşte eşim ve oğlumla mini bir Amerika turu yapmak istiyorum.San Diego Sea World'de geçireceğimiz koca bir gün de bu hayalin en güzel yeri...

Not: Bu yazıyı yazdığımda böyle bir video yoktu..Bazı eğlence parklarında hamile yunusların bile gösteriye zorlandığı ve karın üstü durdukları için bebeklerini kaybettiklerini okumuştum ama See World onlardan biri değildi.Ancak bu videoyu izledikten sonra bir kez daha fark ettim ki bilhassa yunuslar esaret altında uzun süre yaşamaması gereken çok özel hayvanlar...Bir başka kaynakta okuduğuma göre yunuslar her sene bir göç yolu izlermiş,bu yolun özel bir aura,ses dalga boyuna sahip olduğu da söyleniyor.Önlerine kara çıksa bile kıyıdan uzaklaşamıyorlar ve kendilerini sürekli karaya vurarak gerekirse intihar ediyorlarmış.Gerekirse ölmekte bile ısrar edebilen bu akıllı tatlı hayvanlar akvaryumlarda değil okyanuslarda olmalı gerçekten.Ve video sonundaki görüntülerden sonra anlıyorum ki en iyi ya da en kötü bu tarz yerlerin hiç biri masum değil...
O yüzden See World hayalimden vazgeçtim.Disneyland'a götürürüm Arda'yı...